Haber

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılında Tarihimizin En Heyecanlı Bayram Kutlamaları

Türkiye Cumhuriyeti bir hafta sonra yüz yaşına girecek.

29 Ekim 2023’te şüphesiz Cumhuriyet tarihinin en pahalı ve anlamlı bayramlarından birini yaşayacağız.

O halde gelin yetimlerden Cumhuriyetimizin geçmiş kutlamalarının tarihinde bir yolculuğa çıkalım.

Coşkulu bayram kutlamalarını hep birlikte hatırlayalım.

Cumhuriyet Bayramı denilince herkesin aklına ilk gelen kutlama 29 Ekim 1933’tür. Cumhuriyetin 10. yılına 10. Yıl Marşı ve Atatürk’ün muhteşem konuşması damgasını vurdu.

Atatürk’ün kendi sesine doyamadığımız 10. yıl konuşması aslında milli mücadele tarihine dair çok özel açıklamalar içeriyor.

‘Vatandaşlarım, kısa zamanda çok büyük işler yaptık. ‘Bu eserlerin en büyüğü, temeli Türk kahramanlığı ve yüksek Türk kültürü olan Türkiye Cumhuriyeti’dir’ sözleri hâlâ kulaklarımızdadır.

‘Türk Milleti’ hitabıyla başlayıp, ‘Ne mutlu Türk’üm diyene’ sözleriyle biten bu konuşma, hiçbir zaman unutulmayacak konuşmalardan biri olarak tarihteki yerini aldı.

Atatürk’ün, Cumhuriyetin ilk 10 yılını özetlediği ve geleceğe yönelik açıklamalarda bulunduğu 10. Yıl Nutku, coşkulu kutlamalar eşliğinde ülke genelinde dinlendi.

Bugün bile yaygın olarak çalınan ve söylenen 10. Yıl Marşı da bu kutlamaların özel bir parçasıydı.

’10 yılda her savaştan açık kalplerle çıktık. ’10 yılda her yaştan 15 milyon genç yarattık’ sözü aslında bir milletin yeniden doğuş sürecini özetliyordu.

Bu marş, Atatürk’ün konuşmasıyla birlikte kutlamaların doruğa ulaşmasını sağlayan bir etken oldu.

Çoğu otoriteye göre aradan geçen 90 yıla rağmen henüz 10. Yıl Marşı düzeyinde bir marş yazılmamış ve bestelenmemiştir.

10. Yıl Marşı yıllar sonra Kenan Doğulu tarafından yeniden düzenlenip yorumlanmıştır.

Tarihimizin en dramatik ve en hüzünlü 29 Ekim günü hiç şüphesiz 1938 yılında Cumhuriyetin 15. yıl dönümünün kutlandığı gündü.

Atatürk’ün, rahatsızlığı nedeniyle büyük arzularına rağmen Ankara’ya gidemediği ve aziz başkentindeki kutlamalara katılamadığı 29 Ekim 1938, bütün bir milleti üzdü.

Atatürk’ün Dolmabahçe’de denize atlayıp kendisini görmek için yüzen gençleri selamladığı anlar yine herkesin yüreğini dağladı.

Başkomutan bu günden sadece 11 gün sonra vefat etti.

En büyük eseri dediği Cumhuriyet, 100. yaşına gün sayıyor.

Milli Şef dönemi, demokrasiye geçiş sancıları ve askeri müdahalelerle geçen yılların ardından, Türkiye Cumhuriyeti 1973 yılında 50. yılına girdi.

Cumhuriyetin 50. yılı tüm yurtta coşkuyla kutlandı; Artan sağ-sol olaylar ve ordunun siyasete etkisi nedeniyle ülke üzerinde kara bulutlar dolansa da halk arasında büyük heyecan uyandırdı.

‘Bir müjde var, Cumhuriyetimizin 50. gururlu yıl dönümü olan ülkemizin topraklarına ulaştık.’ Sözleriyle bestelenen 50. Yıl Marşı, günümüzde hala çalınan ve bilinen eserlerden biridir.

12 Eylül 1980 Darbesi’nin ardından yeni bir döneme giren Türkiye, bu siyasi atmosferde 29 Ekim 1983’te 60’ıncı kuruluş yıldönümünü kutladı.

Darbe sonrası demokrasiye geçişin yapıldığı bu dönemde Türkiye yaralarını sarmaya çalışıyordu.

60. yıl aynı zamanda Türkiye’nin 1980’li ve 90’lı yıllarına damgasını vuracak Anavatan Partisi’nin iktidara geldiği yıl oldu.

1923’ün üzerinden 60 yıl geçti ve Türkiye, karşılaştığı tüm zorluklara rağmen ayakta kalmaya devam etti.

Bugün 30’lu yaşların sonundaki herkesin hatırlayabileceği en heyecan verici bayram hiç şüphesiz 75. Yıl kutlamalarıydı.

Türkiye, 29 Ekim 1998’de özel olarak hazırlanan 75. Yıl bayrağı ve flamalarla bayram coşkusunu doyasıya yaşadı.

75. yıl kutlamaları, özellikle laiklik konusunda duyarlı olan kitleler tarafından büyük bir kampanyaya dönüştürüldü ve Cumhuriyetin savunulması misyonu kitlesel bir davaya dönüştürüldü.

Türkiye’nin o dönemde 28 Şubat Sürecini yaşadığını, Refah/Erdem Partilerine karşı kampanyalar yürütüldüğünü de unutmamak gerekiyor.

Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yıl dönümüne sayılı günler kala kutlama etkinliklerinin beklenenin altında olduğu değerlendiriliyor. Özellikle İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarının da etkisiyle kutlamalardaki coşkunun azalacağı belirtiliyor.

Öte yandan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümünün ne olursa olsun coşkuyla kutlanması gerektiğini düşünenler de az değildir.

100’üncü yıl haftasına girerken, Cumhuriyet coşkusunu, heyecanını ülke genelinde nasıl yaşayacağımızı hep birlikte göreceğiz.

Atatürk’ün 10. Yıl Nutku’nun sonunda dile getirdiği dileği ile yazımıza son verelim:

‘Sonsuzluğa akıp giden her 10 yılda, bu büyük milletin bayramını daha büyük faziletlerle ve mutluluklarla kutlamanızı canı gönülden temenni ediyorum.’

haber-ilgin.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort